Özellikle bahar ve kış aylarında en sık karşılaştığımız şikayetlerin başında öksürük gelir. Okulların açılmasıyla birilikte kreş ve okul çağı çocuklarda neredeyse hiç geçmeyen öksürük atakları ile karşı karşıya kalırlar.
İçindekiler
Öksürük Nedir?
Öksürük solunum yollarının kendini koruma refleksidir. Çoğunlukla basit bir Üst Solunum Yolu Enfeksiyonu (ÜSYE) kaynaklıdır. Burun akıntısı, burun tıkanıklığı, hapşırma bazen gözlerde kızarıklık ve 37.5 °C’nin üzerinde vücut ısısının eşlik edebildiği bir tablodur. Bu durum 7-10 gün sürerek kendiliğinden iyileşir.
Okul dönemi çocuklarda burun akıntısı, nezle belirtileri ile başlayan öksürük 7-10 gün sürer iyileşmeye başladığında yeniden burun akıntısı ve diğer belirtilerle başlar. Bu durum tam iyileşme sonrasında zaten direnci düşmüş olan vücudun yeni bir virüsle enfekte olmasından kaynaklanır. Ne yazık ki farklı farklı bu virüsler sınıftaki her bir çocuktan diğerine kolayca bulaştırılır.
10 günden uzun sürüyorsa, geniz akıntısının eşlik edip etmemesi, hırıltılı balgamlı öksürük varlığı ya da eşlik eden kulak ağrısı, baş ağrısı gibi semptomlara göre ÜSYE‘den uzaklaşarak diğer tanı ve tedavilere yöneliriz. Gerekirse de radyolojik görüntüleme ya da ek kan tetkikleri isteriz.
Ailede alerji öyküsü, tekrarlayan ataklar şeklinde hışıltılı, hırıltı ve balgamın eşlik ettiği tablo varsa alerji akla gelmektedir. Benzer bir tablonun Çocukluk Çağı Reflüsü’nde de karşımıza çıktığı unutulmamalıdır. Bu durumda alerji testleri, bağışıklık testleri ve ek araştırmalar gerekli olacaktır.
Solunum yollarının bir korunma refleksi olan öksürük çoğunlukla basit bir üst solunum yolu enfeksiyonunun (ÜSYE) belirtisidir. Öksürüğün özellikleri ve ona eşlik eden diğer hastalık belirtileri “soğuk algınlığı” veya “grip” olarak tanımlanan ve 5-10 gün içinde hafifleyerek iyileşen viral ÜSYE’den ayırımına yardımcı olur. Örneğin:
- Okul mevsiminin başlamasıyla birlikte ayda 1-2 kez tekrarlayan, burun akıntısı, aksırık ve bazen ateşle birlikte başlayan kuru öksürük 5-10 gün içinde hafifler, ancak tam kaybolmadan yeni bir burun akıntısı ve aksırık belirtileri ile yeniden başlar. Bu durum kış boyunca devam eder. Ebeveyn bu durumu iyileşmeyen bir akiğer hastalığı olarak yorumlayabilir. Halbuki her öksürük dönemi farklı bir solunum yolu virüsüne bağlı bir ÜSYE’dir. Bu dönemlerde hastanın muayenesinde orta kulak iltihabı, sinüzit veya zatürre gibi bir komplikasyon saptanmamışsa antibiyotik tedavisi gereksiz ve etkisizdir, hastalık süresini kısaltmaz, bakteriyel komplikasyonları da önlemediği gösterilmiştir.
- Bir viral ÜSYE sırasında 7-10 günden uzun süren ve şiddetinde hafifleme olmayan öksürük, burun/geniz akıntısı ve burun tıkanıklığı gibi belirtiler akut sinüziti, 10 günden uzun süren inatçı kuru ve şiddetli öksürükler aşısız bebeklerde boğmaca sendromunu düşündürmelidir.
- Her viral ÜSYE sırasında veya sonrasında ortaya çıkan ve bazen nefes darlığı ile birlikte olan hışıltılı solunum, çocukluk çağı astımı veya hava yolu reaktivitesine yol açan mide-yemek borusu reflüsü gibi diğer hastalıkları düşündürmelidir.
- “Havlama sesine benzeyen” boğuk sesle öksürük, ses kısıklığı, nefes almada zorluk ve/veya nefes alırken “ötme sesi” gibi belirtiler kurup sendromunu, en sıklıkla akut larenjiti düşündürür.
- Ateş, halsizlik, iştahsızlık, nefes darlığı, karın veya göğüs ağrısı, kusma gibi belirtiler zatürreyi düşündürmelidir. Bir viral ÜSYE sırasında başlangıçta düşen ateşin birkaç gün sonra tekrar yükselmesi, öksürüğün sebat etmesi veya artması, veya nefes darlığının başlaması da zatürreyi hatıra getirmelidir.
- 15 günden uzun süren, geceleri artan ardışık şiddetli kuru öksürük nöbetleri özellikle 6 ayın altında ve 8 yaşın üstündeki bebek ve çocuklarda boğmacayı da düşündürmelidir.
Yukarıda örneklenen inatçı ve sıradışı öksürükleri olanların, özellikle çocukların %7-15’inde rastlanan çocukluk çağı astımı açısından çocuk alerji uzmanı tarafından değerlendirilmesi uygun olacaktır.